Şimdi gözlerinizi kapatın ve harika bir kütüphanede açın gözlerinizi tekrar… Evet tüm raflar sizin özenle seçtiğiniz kitaplarla dolu. Kitapları tek tek bulmuşsunuz ve hepsi rafa özenle dizilmişler. Okuma koltuğunuzdan çalışma masanıza varana kadar siz karar vermişsiniz. Evet evinizin en güzel köşesinde olan kütüphaneden bahsediyoruz. Peki kişisel bir kütüphaneyi kurmak için nelere dikkat etmelisiniz? En sevdiğiniz yazarın kitabı mı en başta olmalı? Sırtındaki renklerin uyumuna göre mi sıraya geçmeli kitaplarınız? 1.basım Kürk Mantolu Madonna bulmuşsun diğer kitaplarından ayrı bir köşesi olacak mı bu eşsiz eserin?
Şimdi tüm bu sorulardan önce kişisel bir kütüphane oluşturmak için küçük detaylardan bahsetmek gerektiğini düşünüyorum. Evinizde sayısı artık yüzler, binler olmuş kitaplarınız mutlaka bir organizasyona ihtiyacı olacaktır. Öncelikle nasıl bir kütüphane kuracağınıza, ne kadar büyük olacağına, ne kadar çok büyüyeceğine karar vermelisiniz. Artık planınız da belli ise plana uygun bir alan ve keyfinizce güzel mobilyalar ve raflar seçerek bu işe başlayabilirsiniz. Mekan hazırlandıktan sonra ise asıl bu işin en önemli kısmına geldiniz demektir. Kitaplarınız tasnif edilmeye yani belli bir kurala göre gruplandırılmaya ihtiyacı var ve bunu yapmazsanız zamanla artan kitap sayısı rafların içinde kitapların kaybolmasına sebep olacaktır. Binlerce kitaplara sahip olan halk kütüphaneleri bu konuyu Dewey Onlu Sınıflama Sistemi ile çözerken, üniversite kütüphaneleri Kongre Kütüphanesi Sınıflama Sistemi (LCC) ile çözmektedir. Her iki sistem de uluslararası olarak kullanılan en yaygın sistemlerdir. Temel mantık kitapları konulara göre gruplandırmak ve birbiriyle ilişkili kitapların aynı rafta bulunmasını sağlamaktır. Bir halk kütüphanesine ya da üniversite kütüphanesine giderseniz kitapların sırtlarında harf ve rakam olan etiketler göreceksiniz. Bu etiketler o kitabın kimliğidir ve o kitabın konusu, yazarı ve basım yılı ile ilgili bilgiler verir. Bu bilgilerin numaratik ve alfabetik sıralaması sonucunda da binlerce kitap hiç karışmadan kütüphaneleri doldurabilmektedir. Peki kişisel kütüphanemizde hangi sistemi kullanabiliriz derseniz yapmanız gereken yolları şöyle sıralayabiliriz:
- Farklı konulardan kitaplarınız var ise ilk olarak geniş bir konu ayrımı gerekmektedir. Bunun için Dewey Onlu Sınıflama Sisteminin 10 temel konu başlığına bakarak kendi koleksiyonunuza uygun bir rehber oluşturabilirsiniz. Böylece en temel konu başlıklarına göre bir ayrım yapmış olacaksınız.
- Tek bir konuda kitaplarınız varsa eğer örneğin edebiyatla ilgili kitaplarınız varsa yazarlarının dillerine göre bir ayrım yapabilirsiniz. Örneğin Türk Edebiyatı, Alman Edebiyatı vb. gibi ya da örneğin tamamen felsefe konularına ait bir koleksiyonda dönemsel bazlı bir ayrım yapmak işinize yarayacaktır. Kısacası en temel şey koleksiyonunuz özelinde çok karmaşık olmayan bir konu tasnifi yapmak olacaktır.
- Ancak bazı konularda iki aşamalı bir tasnifleme de yetersiz kalabilir. Örneğin edebiyat kitaplarınızda yapacağınız dil odaklı bir ayrımdan sonra yine şiir, roman, tiyatro şeklinde biraz daha detaylı bir tasnif işinizi kolaylaştırabilir. Ya da Türkiye tarihine ait tasnifte yıl bazlı, sonrasında siyasal kişilere ele alarak detaylı tasnifler çok faydalı olacaktır.
- Konuya göre tasnifleme yapmak istemiyorum derseniz de koleksiyonunuzu yayınevine göre ayırmak diğer bir seçenek olabilir ancak çok sayıda kitabınız varsa bu çok işlevsel olmayacaktır.
- Kataloglama/tasnifleme işleminden sonra bu küçük grupları da rafta basım tarihine göre küçükten büyüğe koyarak tamamen her kitaba özgü bir yer vermiş ve tasnifleme işlemini bitirmiş olacaksınız.
- Tasnif işlemi bittiğinde ise dilerseniz Dewey konu renklerini kullanarak yaptığınız ya da tamamen sizin belirlediği renk ve konu eşleşmesine göre kitapların sırtlarına küçük işaretlemeler yapmak işleri büyük ölçüde bitirdiğinizi gösterecektir.
Tüm bu tasnifleme işleminden sonra örneğin edebiyat kitaplarınızda Türk-İngiliz-Amerikan.. Edebiyatında şiirler-romanlar-denemeler kendi aralarında gruplanmış olarak rafta yerini alacaktır. Ve edebiyat kitaplarına özgü vereceğiniz renk etiketle tarih kitaplarına vereceğiniz renk farklı olacağı için kitapların birbirine karışmasını engellemiş olacaksınız.
Bu adımlardan sonra mobil uygulama mağazalarında bulunan çeşitli kişisel kütüphane uygulamalarından birisini kullanarak elinizde bulunan her kitabı ve ona verdiğiniz katalog bilgisini kaydederek kütüphanenizi tamamlamış olacaksınız.
Artık kahvenizi alıp koltuğunuza geçin ve sahip olduğunuz kitaplarınıza yani koleksiyonunuza kendinizi bırakın.
Kişisel kütüphaneniz hazır olduğuna göre bu konuda dünyaca ünlenmiş ve yaklaşık 50 bin kitaptan oluşan kütüphanesi olan Umberto Eco’ya kulak vermeliyiz. Eco, kütüphanelerin, sahipleri hakkında bilgi verdiğini şu kelimelerle anlatıyor: “İlgi alanlarınızı sürekli olarak değiştiriyorsanız, kitaplığınız size kendiniz hakkında sürekli olarak farklı bir şey söyleyecektir. Bu da kütüphane sahibini anlamanıza yardımcı olur.”
İçinde yaşamış olduğumuz çevreden ve başka sebeplerden değişecek olan ilgi alanlarımız olacaktır. Bir dönem fantastik romanları eklerken kütüphanemize, birkaç yıl sonra tamamen romantik içerikli romanları okurken bulabiliriz kendimizi. Nasıl ki yaşadığımız her olay bizi biz yapıyorsa kütüphanenizin rafına koyduğunuz her kitapta sizde bir iz bırakmış olacaktır. Kütüphanenize kitapları satın alırken, dönem dönem değişen ilgi alanlarınız, merak duygunuz, okumak için sabırsızlandığınız son trendler ve bazı bazı sayfalarınız karıştırmak isteyeceğiniz şiir kitaplarınız sizi yönlendirecektir. Hatta bazen kendinizi kaybedip asla okumam dediğiniz kitaplar bile kütüphanenize alacaksınız. Can Yayınları Sanat Yönetmeni Cem Akaş bu konuda harika bir tespit yapmış. Akaş, “Kavram olarak “kütüphane”, insanlık tarihinde hep bir tür hırsın vücut bulması olageldi: kapsamı ne kadar dar tanımlanmış olursa olsun hemen her kütüphane, kendine göre bir “her şey”i içerme, bir gün içerme iddiasının tohumundan doğar. “ diyor ve sözlerine şöyle devam ediyor: “En iddiasız kişisel kütüphaneler bile, istedikleri kadar gizlesinler, sahiplerinin okuma/merak duyma/biriktirip eksiltme serüvenlerinin dökümü olmak, bu anlamda her şeyi kayıtta tutmak ister.”
Sizlere de kişisel kütüphaneleri kurma serüvenlerinize çıkmanızı tavsiye ederim.
Keyifli okumalar dostlar…
Dewey Onlu Sınıflama Sistemine ait ana konu başlıkları ve onları temsil eden renklere ait tablo aşağıdaki gibidir.,